Amélie ve Delicatessen gibi ikonik filmleriyle tanınan Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet, yaklaşık on yıl sonra ilk uzun metrajlı filmiyle 11 Şubat’ta geri dönüyor. Jeunet’nin 2013 yılından bu yana ilk filmi olmakla kalmayan BigBug, aynı zamanda yönetmenin yaklaşık yirmi beş yıl önce Alien: Resurrection’dan bu yana yaptığı ilk saf bilim kurgu filmi olmasıyla da öne çıkıyor. Love, Death & Robots ve Black Mirror gibi fütüristik bilim kurgu yapımlarını sevenler, BigBug’ın fragmanı da tam olarak bu tür yapımlarda aradığımız şeyi vadediyor.
Yıl 2050
BigBug, 2050 yılında geçiyor. Bu dünyada yapay zeka, isteyen herkes tarafından kullanılabilir durumda. Sizin için tamamlanması gereken sıradan bir görev mi var? Sadece robotların yapmasına izin verin! İnsanlar artık neredeyse her şey için bu robotik teknolojiye güveniyor. Ve robotlar, bu insanlar tarafından kullanılmaktan gerçekten ve gerçekten bıkmış gibi görünüyor. Ve her şey hakkında da elbette söyleyecekleri bir şeyleri var.
Geçtiğimiz birkaç on yılda, yapay zekanın yükselişi hakkında çokça film izledik. The Matrix’ten The Terminator’a kadar çoğu yapım bu konuyu derinlemesine ele aldı. Ancak bu film, konuyu daha hafif, daha komik ve hatta daha estetik bir dokunuşla ele almış gibi görünüyor. Ayrıca fragmanda gördüğümüz ve bizi şaşırtmayan bir şey var: Jean-Pierre Jeunet sinemasının görsel ihtişamı.
BigBug’ın senarist ikilisi, Jeunet ve Guillaume Laurant. Ayrıca BigBug’un kadrosunda, Dominique Pinon, Elsa Zylberstein, André Dussollier, Isabelle Nanty, Alban Lenoir, Claude Perron, Claire Chust, Stéphane De Groodt ve Youssef Hajdi gibi isimler yer alıyor.
Alien: Resurrection’a verilen ve eleştirmenlerin ifadesiyle “zayıf” kalan yanıtın ardından, Jeunet bilim kurgu dünyasına bir daha asla geri dönemeyecek gibi görünüyordu. Ancak bir şekilde bu adımı atabilmesi oldukça heyecan verici.